BirleÅŸmiÅŸ Milletler’den Gazze’deki insani kriz için ‘kıtlık’ uyarısı

İsrail, 2 Mart’tan itibaren Kerem Ebu Salim, Erez ve Zikim olmak üzere 3 sınır kapısından Gazze Åžeridi’ne insani yardımların giriÅŸini durdurma kararı alırken, bölgeye yardım malzemesi ve yakıt giriÅŸini engelliyor…

BirleÅŸmiÅŸ Milletler’den Gazze’deki insani kriz için ‘kıtlık’ uyarısı
Yayınlanma: Güncelleme: 4 views

İsrail, 2 Mart’tan itibaren Kerem Ebu Salim, Erez ve Zikim olmak üzere 3 sınır kapısından Gazze Åžeridi’ne insani yardımların giriÅŸini durdurma kararı alırken, bölgeye yardım malzemesi ve yakıt giriÅŸini engelliyor.

İsrail’in yaklaşık 19 aydır bölgede yürüttüğü soykırım nedeniyle yoksullaÅŸan, dışarıdan verilecek yardımlara baÄŸlı hale gelen Filistin halkının maruz kaldığı ÅŸartlar, sınır kapılarının kapanmasıyla daha da kötüleÅŸirken Gazze Åžeridi’ndeki Filistin hükümeti, “kıtlığın ilk aÅŸamalarına” girildiÄŸini bildirdi.

UNRWA Kıdemli İletiÅŸim Yöneticisi Fowler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze’deki insani krizde Ekim 2023’ten bu yana en kötü aÅŸamaya geçildiÄŸini söyledi.

‘DURUMU TARİF EDEN KELİME BULMAK ZOR’

Fowler, Gazze’deki mevcut durum için, “Durumu tarif eden kelime bulmak çok zor. Kıyamet gibi. İnsanlık dışı. Bu, Ekim 2023’te baÅŸlayan bu savaÅŸtan beri Gazze Åžeridi’nde gördüğümüz insani krizin en kötü aÅŸaması.” dedi.

Fowler, durumun aslında karmaşık olmadığını belirterek, “Kıtlık hayaleti Gazze Åžeridi’ni takip ediyor. Dünyanın herhangi bir yerinde, orada yaÅŸayan herkesin kıtlıkla karşı karşıya kaldığı bir durum olmamıştır. EÄŸer 50 günden fazla bir süredir gıda yardımı getirmeniz yasaklanırsa ve ticari tedarikler de yasaklanırsa, kaçınılmaz olarak insanların hiçbir ÅŸeyi kalmadığı bir aÅŸamaya doÄŸru ilerlersiniz.” diye konuÅŸtu.

Ateşkes sırasında yardım miktarını önemli ölçüde artırabildiklerini ancak kesinlikle gerekli olan seviyeye ulaşamadıklarını kaydeden Fowler, bu süreçte bir miktar stoklarının kaldığını ve insanların da bir ölçüde gıda stoklarına sahip olduğunu ancak geçen 50 günden fazla süre zarfında bunların kademeli olarak tükendiğini aktardı.

‘DAÄžITACAK GIDA KALMADI’

Fowler, “Dünya Gıda Programı artık dağıtacak gıda malzemesi kalmadığını açıkladı. Bizim un stoklarımız da bundan birkaç gün önce tükendi. Elimizde sadece birkaç yüz gıda kutusu kalmıştı. Bu malzemeler de birkaç gün önce tükendi, bu yüzden verecek gıdamız kalmadı. Dünya Gıda Programı’nın da verecek gıdası kalmadı. İnsanlar giderek daha umutsuzlaşıyor. Hiçbir ÅŸey yok. Yakında yiyecek hiçbir ÅŸey kalmayacak.” ifadelerini kullandı.

Bu durumun Gazze’deki insan saÄŸlığı üzerinde ciddi sonuçları olacağını vurgulayan Fowler, ateÅŸkesten önce de çocuklar arasında akut yetersiz beslenme oranlarında artış görmeye baÅŸladıklarını ÅŸimdi ise çok daha kötü bir durumla karşı karşıya olduklarına dikkati çekti.

Gazze’deki kıtlığın tamamen insan yapımı siyasi bir karar olduÄŸunu dile getiren Fowler, “EÄŸer yardım akışına izin verilmesi yönünde bir tercih yapılırsa, yardım akabilir. İsrailli yetkililer sıkı bir abluka uyguladı ve hiçbir ÅŸey geçmiyor. Dünya çapında çaÄŸrılar var: ‘Ablukayı kaldırın, yardımın akmasına izin verin.’ Bunların hiçbir etkisi yok. Bu tamamen skandal bir durum.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.

UNRWA FAALİYETLERİNE YÖNELİK ÇİFTE YASAK

İsrail Parlamentosu’nun UNRWA’ya yönelik yasağı hakkında da bilgi veren Fowler, yasağın iki yönlü olduÄŸunu söyleyerek ÅŸunları kaydetti:

“Yasağın bir kısmı, İsrail’in egemen toprakları olarak gördüğü yerlerde UNRWA faaliyetlerine yönelik özel bir yasaktır. Bu, özellikle uluslararası hukuka göre iÅŸgal altındaki kabul edilen DoÄŸu Kudüs’te faaliyet göstermemizi engelliyor. DoÄŸu Kudüs’te eÄŸitim, saÄŸlık hizmeti, sokak temizliÄŸi gibi hizmetler sunuyoruz. DoÄŸu Kudüs’teki okullarımızda yaklaşık 800 çocuÄŸumuz var. Büyük yaÅŸtaki gençler için mesleki eÄŸitim merkezimizde yaklaşık 350 stajyerimiz var ve yılda yaklaşık 70 bin kiÅŸi ücretsiz tıbbi hizmetlerimizden yararlanıyor.”

Fowler, yasağın diğer kısmının ise İsrail devleti ile UNRWA arasındaki tüm temasları yasakladığını belirterek bunun, işgal altındaki bir bölgede işgal gücüyle diyalog kurma imkanına dayanan insani yardım gibi birçok hizmeti ve operasyonları giderek zorlaştırdığına işaret etti.

UNRWA’NIN GAZZE’DEKİ ROLÜ

Gazze’deki insani yardım ve temel hizmetlere yönelik UNRWA faaliyetlerinin risk altında olduÄŸunu ancak kurumun faaliyetlerini sürdürmeye çalıştığını vurgulayan Fowler, “Gazze Åžeridi’ndeki uluslararası insani operasyonun belkemiÄŸiyiz çünkü orada faaliyet gösteren en büyük BirleÅŸmiÅŸ Milletler kuruluÅŸuyuz. 12 bin operasyonel personelimiz var. BirleÅŸmiÅŸ Milletler sisteminin geri kalanının, ulusal ve uluslararası toplam 400’den fazla personeli yoktur.” diye konuÅŸtu.

Gazze’de görevli UNRWA personelin tamamının Filistinli olduÄŸunu, uluslararası personelin burada kalmasına izin verilmediÄŸi için ayrılmak zorunda kaldığını anlatan Fowler, ÅŸu bilgileri paylaÅŸtı:

“Gazze Åžeridi’nde her gün 15 bin kiÅŸiye tıbbi bakım saÄŸlamaya devam ediyoruz. İkinci okul yılı olan, yüz binlerce çocuÄŸun okula gidemediÄŸi bir dönemde, çocuklar için bazı öğrenme faaliyetleri saÄŸlamaya devam ediyoruz. Åžu anda 12 bin çocuÄŸa öğrenme faaliyetleri saÄŸlayabiliyoruz. Su mühendislerimiz, on binlerce kiÅŸiye hizmet veren su kuyularını yeniden kurmak için çalışıyor. Hurdadan yedek parçalar yaparak su kuyularını tamir ediyor, tekrar çalışır hale getiriyorlar.”

Ancak tüm bu çalışmaların, İsrail yetkililerinin Gazze Åžeridi’nin üçte ikisini “yasak bölge” ilan etmesi veya tahliye emirlerine tabi tutması nedeniyle büyük risk altında olduÄŸunu söyleyen Fowler, nüfusun Gazze Åžeridi’nin çok daha küçük bir alanına sıkıştırıldığını, bunun insani yardım çalışanlarının iÅŸlerini yapabilmelerine büyük baskı oluÅŸturduÄŸunu ve hareket etmeyi çok daha zorlaÅŸtırdığını ifade etti.

İlginizi Çekebilir

UNRWA’nın benzersiz olarak Filistin mültecilerine doÄŸrudan hizmet saÄŸlayan tek BM kuruluÅŸu olduÄŸunu dile getiren Fowler, görevlerinin her üç yılda bir BM Genel Kurulu tarafından yenilendiÄŸini ve uluslararası toplumun desteÄŸini aldıklarını kaydetti.

BM üyesi olan İsrail’in bir BM kuruluÅŸu olan UNRWA’yı hedef almasının ileride baÅŸka ülkelerin de BM kuruluÅŸlarına yönelik benzer saldırılar düzenlenmesine sebebiyet verebileceÄŸi uyarısında bulunan Fowler, şöyle devam etti:

“BM Genel Kurulu kararını veya BM Genel Kurulu kararıyla oluÅŸturulan bir kuruluÅŸun yetkisini bir üye devletin geçersiz kılabileceÄŸinin düşünülmesi bile hukuken kabul edilemez. Uluslararası insancıl hukuka göre, iÅŸgal altındaki bir nüfusun refahını saÄŸlamak iÅŸgal gücünün sorumluluÄŸuna girer. İsrailli, hedef aldıkları UNRWA’nın yokluÄŸunda, bu insani yardımların saÄŸlanmasından hukuken sorumlu olacaklarını çok dikkatli ÅŸekilde düşünmelidir.”

UNRWA’nın finansal olarak da zorlandığını, ABD finansmanının sona erdiÄŸini ancak diÄŸer BM’ye üye devletlerden destek geldiÄŸini belirten Fowler, “İşimizi yapmaya devam ediyoruz ama aşırı zorluk içinde çalışıyoruz.” dedi.

The Economist yazdı: Avrupa ‘ErdoÄŸanca’ konuÅŸmayı öğreniyor
Bir sonraki Papa, Vatikan’ın UFO sırlarını açıklayacak mı?

HoÅŸ Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Åžifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.