51 yıl önce bir altın bozdurarak aldı, mağarada sakladı! Köydeki son temsilci

Yöre halkının yaÅŸam biçimini, gelenek ve göreneklerini, dillere destan sevdalarını “stran” olarak bilinen türkülerle seslendiren dengbejler, Kürt sözlü edebiyatının temelini oluÅŸturuyor Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenen, icra ettiÄŸi sanatı geleneksel..

51 yıl önce bir altın bozdurarak aldı, mağarada sakladı! Köydeki son temsilci
Yayınlanma: Güncelleme: 7 views

Yöre halkının yaÅŸam biçimini, gelenek ve göreneklerini, dillere destan sevdalarını “stran” olarak bilinen türkülerle seslendiren dengbejler, Kürt sözlü edebiyatının temelini oluÅŸturuyor

Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenen, icra ettiÄŸi sanatı geleneksel aktarım yöntemleriyle öğrenen ve öğretebilen, sanatında belli bir olgunluÄŸa eriÅŸmiÅŸ eserler ortaya koyabilen bazı dengbejler, sanatçı tanıtma kartı verilerek, “kültürel miras taşıyıcısı” oldu.

Geçmişte köy köy gezerek duygularını bu sanatla aktarmaya çalışan çok sayıda dengbej ise günümüzde dost meclislerinde veya kendilerine tahsis edilen mekanlarda bir araya gelerek türkülerini seslendirmeyi sürdürüyor.

Tutkuyla baÄŸlandığı bu sanatı yaÅŸam biçimine dönüştüren ve ilerleyen yaşına raÄŸmen sürdüren dengbejlerden biri ise Baskil’in Alangören köyünde yaÅŸamını sürdüren Nurettin Abiç.

Çocuk yaÅŸlarda köye gelen dengbejlerden etkilenerek baÅŸladığı bu sanatı yaÅŸatan Abiç’in 50 yıldır sazı ve sözü hiç susmadı.

Hastalar, yitirilen canlar ve kaybettiÄŸi eÅŸi için duyduÄŸu özlemle sözünü yazdığı ve bestelediÄŸi türküleri “en büyük sırdaşım” dediÄŸi sazı ile seslendiren Abiç’in evinden, bahçesinden, köyünden türküler yankılanıyor.

“GİZLİ GİZLİ GİDİP MAÄžARADA SAZ ÇALIYORDUM”

8 çocuğu, 33 torunu bulunan Nurettin Abiç, AA muhabirine, çocuk yaşlardayken köylerinde saz, radyo bulunmadığını, tahtalara çivi çakıp, tel gerip saz gibi kullandıklarını söyledi.

Bir arkadaşının Malatya’dan bir saz getirdiÄŸini anlatan Abiç, “O çalmayı beceremedi. Ben de sazı alıp maÄŸarada sakladım. Gizli gizli gidip o maÄŸarada saz çalıyordum. Köye dengbejler geliyordu. Saz çalıp, türkü söylüyorlardı. Onlar bana çok büyük heves verdi.” dedi.

Abiç, 51 yıl önce bir altın bozdurarak bir saz aldığını belirterek, yıllardır dengbejlik yaptığını anlattı.

“Eskiden radyo, televizyon yoktu. Hepimiz bir odaya toplanırdık. Sazı çalan ve söyleyenler üst düzeydeydi.” diyen Abiç, acılı bestelerini daha çok ölenler için yaptığını belirtti.

Abiç, “Herkesin bir sırdaşı var, benim de sırdaşım duvarda asılı olan sazımdır.” diye konuÅŸtu.

“BÜTÜN DUYGULARIM, SÖZLERİM BU SAZDADIR”

Eşinin ardından çok beste yaptığını anlatan Abiç, şunları kaydetti:

Alıntı Metni

Abiç, geçmişte talep üzerine köylere, düğünlere giderek türküler seslendirdiğini, eskiye büyük özlem duyduğunu ancak şimdi çalışacak gücünün kalmadığını belirtti.

Dengbejlik kültürünün yok olmasını istemediÄŸini dile getiren Abiç, “Yanıma birileri gelince çalıp, söylüyorum. ÇoÄŸu zaman da kendi kendime çalıp söylüyorum.” ifadelerini kullandı.

“BABAMDAKİ BU MERAK ATALARIMIZDAN GELİYOR”

Oğlu Mehmet Abiç de babasının yıllardır saz çalıp, türkü söylediğini belirtti.

Babasının yazıp, bestelediÄŸi türkülerle büyüdüklerini anlatan Abiç, “Babam çok sevilen bir insan. Sazını, sohbetini herkes gelip dinliyor. Zaman oldukça dostları ahbapları geliyor, sohbet edip, saz çalıyorlar. Babamdaki bu merak atalarımızdan geliyor. Köyümüzde babam gibi türkü söyleyenler vardı ÅŸimdi ise tek babam kaldı.” dedi.

Haber Detay Görsel Slider

HoÅŸ Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Åžifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.