Hamas’tan yapılan açıklamada, 80 ülkenin ortak bildirisi “işgalci İsrail hükümetinin Gazze’de sürdürdüğü soykırım ve etnik temizlik suçlarına karşı uluslararası reddin giderek genişlediğinin bir teyidi” olarak değerlendirildi. Açıklamada, Ekim 2023’te başlayan..
Hamas’tan yapılan açıklamada, 80 ülkenin ortak bildirisi “işgalci İsrail hükümetinin Gazze’de sürdürdüğü soykırım ve etnik temizlik suçlarına karşı uluslararası reddin giderek genişlediğinin bir teyidi” olarak değerlendirildi.
Açıklamada, Ekim 2023’te başlayan İsrail saldırılarının ardından Gazze’nin “en kötü insani krizle” karşı karşıya olduğunu vurgulayan ve uluslararası insani hukuk çerçevesinde Filistinli sivillerin korunması çağrısı yapan bildirinin memnuniyetle karşılandığı ifade edildi.
Söz konusu ülkelerin insani yardımların siyasi, askeri ya da güvenlik amaçlı kullanılmasını kabul etmediklerini vurgulamalarının, Gazze halkına etkin bir şekilde yardım ulaştırmak için ciddi bir baskı kurmalarını gerektirdiğine dikkat çekilen açıklamada, “İsrail’in uyguladığı aç bırakma suçunun durdurulması ve Gazze’ye yönelik acımasız kuşatmanın sona erdirilmesi” çağrısı yapıldı.
‘NETANYAHU HESAP VERSİN’
Açıklamada, dünya ülkelerine de Filistin halkına karşı işlenen “Siyonist suçları” kınaması, savaş suçlusu olarak nitelendirilen (Binyamin) Netanyahu hükümetini Gazze’ye yönelik acımasız saldırısını durdurmaya zorlayacak somut yaptırımlar uygulanması ve Netanyahu’nun insanlığa karşı işlediği suçlardan dolayı hesap vermesi için harekete geçmeleri çağrısında bulunuldu.
Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın resmi sitesinde Birleşmiş Milletler’e (BM) hitaben 80 ülke tarafından dün yayınlanan ortak bildiride, Gazze’nin 7 Ekim 2023’te başlayan İsrail’in soykırımından bu yana “en kötü insani krizle” karşı karşıya olduğu belirtilmişti. Bildiride, Gazze’deki sivillerin “açlık tehlikesiyle” karşı karşıya kaldığı uyarısında bulunulmuştu.
80 ülke yayımladıkları ortak bildiride, silahlı çatışma bölgelerinde insani yardımların siyasi, askeri ya da güvenlik amaçlı stratejik çıkarlar için kullanılmasının “kabul edilemez” olduğunu vurgulamıştı.
Söz konusu ülkeler arasında Türkiye, Mısır, Cezayir, Bahreyn, Sudan, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Fas, Filistin, Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Güney Afrika, Umman, Endonezya ve Avustralya da yer alıyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.