Milliyet.com.tr/ İstanbul Başakşehir’de bir TOKİ sitesinde emlakçılar kendilerini site yönetimindenmiş gibi göstererek içerisinde kiracısı bulunan daireyi yerinde ziyaret etti ve kiracıdan telefon numarası bilgilerini isteyerek bazı sorular sordu. ‘EVİNİZE İŞ..
Milliyet.com.tr/ İstanbul Başakşehir’de bir TOKİ sitesinde emlakçılar kendilerini site yönetimindenmiş gibi göstererek içerisinde kiracısı bulunan daireyi yerinde ziyaret etti ve kiracıdan telefon numarası bilgilerini isteyerek bazı sorular sordu.
‘EVİNİZE İŞ ADAMI 7.5 MİLYON TL’YE TALİP OLDU’
Daha sonra site yönetimi veya kendi bağlantıları üzerinden ev sahibine de ulaşan emlakçılar ‘bir iş insanı evinizi 7.5 milyon TL’ye satın almak istiyor’ diyerek aslında aklında evi satmayı düşünmeyen mal sahibine cazip bir teklif sunarak evi sattırmaya çalıştı.
‘EVİN NORMALDE SATIŞ FİYATI 5-6 MİLYON TL ARALIĞINDA’
Normalde 5-6 milyon TL civarında satılan konut için yüksek teklif veren emlakçılar bunu kullanarak evi ilana koymak istedi.
EMLAKÇILAR EVİN FOTOĞRAFLARINI ÇEKMEK İSTEDİ
Birkaç gün sonra kiracının da içinde bulunduğu eve gelen emlakçılar, evin içerisinde fotoğraf çekmek ve bunu ilana koymak istediklerini söyledi. Bu durumdan şüphelenen kiracı ve mal sahibi ‘madem bir iş insanı istiyor kendisi gelip yerinde görsün veya ben bizzat kendisine fotoğrafları gönderirim’ şeklinde yanıt verdi.
GERÇEK ÇOK BAŞKA ÇIKTI!
Daha sonra çevreden aldıkları bilgiyle mal sahibi ve kiracı aslında ev için bir alıcı olmadığını, yüksek teklif veren emlakçıların içerisinde kiracısı bulunan bu tür evleriilana koyarak satmak istediklerini öğrendi.
MAL SAHİBİ ‘İLANI KALDIRIN’ DESE BİLE BUNU YAPMIYORLAR
Daha önce bu şekilde kandırdıkları kişilerin evlerini ilana koyan emlakçılar, mal sahibi daha sonra satış ilanını kaldırmalarını istese bile bunu yapmıyorlar. İlanlar yayında kalmaya devam ediyor.
‘YASAL OLARAK GERÇEK BİR EMLAKÇI OLMAYABİLİYORLAR’
Yaşanan olayı milliyet.com.tr’ye değerlendiren Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı özellikle yetkisiz emlak işletmelerine karşı vatandaşları uyardı. Mustafa Hakan Özelmacıklı’nın açıklamaları şu şekilde: “Gayrimenkul tarafında portföy bulma nedeniyle bazen alışılmışın dışında yol ve yöntemlere başvuran işletmeler olabiliyor. Bunlar hatta yasal anlamda gerçek bir emlakçı da olmayabiliyor.
Gerçek emlakçılar taşınmaz hakkında yönetmelik gereği her durumda uymaları gereken kural ve prensiplere göre hareket etmek zorunda. Bazen site yönetimi içindeki yapılanmalarla yasal olmayan emlak aracılık faaliyetlerinde bulunuyorlar.
‘MAL SAHİBİ İLE İLETİŞİME GEÇEREK EVLERİ KENDİLERİ SATMAYA ÇALIŞIYORLAR’
Bu nedenle benzer durumda evlerin içinde oturan kiracıları ya da mal sahiplerinin iletişim bilgilerine rahatlıkla ulaşabildikleri için bu yerlerin kendileri aracılığı ile pazarlanması ya da satılması konusunda aracılık faaliyetinde bulunmaya çalışıyorlar.
KİMLER BU YÖNTEME BAŞVURUYOR?
Hatta bazı yetkisiz aracılık faaliyetlerinde hizmet bedeli almama, yeri daha yüksek fiyata satma gibi müşteri bulma taahhüdünde bulunabiliyorlar. Bunu bazen inşaat firmalarının kendileri ya da sitenin değerini artırmak amacıyla o sitenin yönetiminde bulunan kişiler de daha yüksek fiyata ilan girme amacıyla bu tür doğru olmayan yöntemlere başvurabiliyorlar.
‘EMLAK İŞLETMESİ GAYRİMENKULÜN YÜKSEK FİYATTAN SATIŞA ÇIKMASINI İSTEMEZ’
Her durumda şunu unutmamak gerekir ki emlak işletmeleri bir gayrimenkulün yüksek fiyattan ya da piyasa rayicinin üzerinde satışa çıkarılmasını arzu etmez. Birçok mal sahibi tarafından satılan gayrimenkul aslında emlak işletmelerinin bu gayrimenkul sahibinin portföyünü kabul etmemesi nedeniyle de piyasadadır. Örneğin o bölgede 5 milyon TL’ye satılacak bir daire için mal sahibi 6 milyon TL istiyorsa emlak işletmesi bunu portföye almaz.
‘YÜKSEK FİYATTAN İLANI GÖREN O EMLAK İŞLETMESİNE GİTMEZ’
Çünkü gerçek emlak işletmesi bunu portföye aldığında şunu bilir ki bu gayrimenkul listesinde bulunduğu müddetçe ona bir maliyeti olacaktır. Portala ilan başına bir ödeme yapması gerekir. Mal sahibi sürekli kendisine gayrimenkulle ilgili satış durumunun ne olduğunu sormak isteyecektir. Elindeki portföy için bu denli yüksek fiyata alıcı bulmaya çalışması nedeniyle müşteri tarafında da bir güven kaybedecektir.
Bu ilanı gören ve o bölgede gayrimenkul alanlar bu emlakçının yüksek fiyattan ilan girdiğini görüp o emlak işletmesinden hizmet almak istemez. Aslında çok sayıda emlak işletmelerine bunun olumsuz tarafı da söz konusudur.
‘ÖZEL BİR MÜŞTERİ BULUNABİLİR’ DİYE DÜŞÜNÜYORLAR’
Emlak işletmeleri yüksek ve fahiş fiyatlı yerleri ilan olarak girmezler. Bazı emlak işletmeleri yetki alma uğruna ‘biz sizin yerinizi daha yüksek fiyata satarız’ şeklinde söylemlerle mal sahiplerini ikna etmeye çalışıyorlar. Bu şekilde gayrette olan kesimler de olabiliyor. Yüksek fiyatla bunu portföylerine aldıklarında ‘belki özel bir müşteri bulunabilir’ şeklinde beklenti ile hareket ediyorlar. Bu aslında piyasada az ve biz de sektör temsilcileri olarak bu yaklaşımı tasvip etmiyoruz.
Çünkü mal sahiplerini bu noktada beklentiye sokmak bu sefer onların kurdukları hayallerin belki de olumsuzlukla neticelenmesine neden oluyor. Her bölgede her gayrimenkul için piyasa şartlarına göre çeşitli satılabilir fiyat aralıkları var. Belki yükselen piyasalarda hareketlilik çok daha hızlı gerçekleşebilir gibi gözüküyor ama bunun yanındaasıl olandoğru şekilde portföylerin pazarlanmasıdır. Emlak işletmelerinin en büyük sorumluluğu ilana çıktıkları fiyatların piyasa fiyatları ile örtüşüyor olmasıdır.
‘SADECE 6’DA 1’İ SATIŞA KONU OLUYOR’
Örneğin her ay 1.5 milyona yakın ilan internet sitelerinde pazarlanmaya çalışılırken bunun 6’da 1’i olan 250 bin gayrimenkul alım ya da satım işlemine konu olabiliyor. Yüksek fiyatta bir gayrimenkulün ilan olarak giriliyor olması aslında hiçbir anlamda emlak işletmelerinin işine gelmez.
BAŞINA BÖYLE BİR OLAY GELEN NE YAPMALI?
Tabi bu tür durumlarla karşılaşan ev sahipleri bence daha temkinli hareket etmelidir. ‘Bu gayrimenkule müşterim’ var diyerek ilan yayınlamak isteyenlerin aslında başka amaçları olabileceğini düşünmeli, ‘sazan sarmalı’ adını verdiğimiz bazı dolandırıcılık risklerinin de olduğunu unutmamalılar.
Bu açıdan baktığımızda bu tür uygulamalarda oluşabilecek bazı riskler söz konusudur. Riskli gördükleri aracılık faaliyetlerini ilgili kurumlara, Ticaret Bakanlığı’na bildirebilirler.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.