Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Malatya’da ilk olarak valiliği ziyaret etti. Valilikte tören mangasını selamladıktan sonra Vali Seddar Yavuz’u ziyaret eden Bakan Güler, kente ilişkin bilgiler aldı. İsrail-İran savaşında 8…
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Malatya’da ilk olarak valiliği ziyaret etti. Valilikte tören mangasını selamladıktan sonra Vali Seddar Yavuz’u ziyaret eden Bakan Güler, kente ilişkin bilgiler aldı.
ZİYARETLERİNİN ARDINDAN 2. ORDU KOMUTANLIĞI’NA GEÇTİ
Bakan Güler’e ziyareti esnasında 2’nci Ordu Komutanı Orgeneral Levent Ergün, AK Parti milletvekili Bülent Tüfenkci, Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, İl Emniyet Müdürü Arif Çankal eşlik etti. Valiliğin ardından Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret Bakan Güler, daha sonra 2’nci Ordu Komutanlığı’na geçti.
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ile gittiği Malatya’da, 2’nci Ordu Komutanlığı’nı ziyaret ederek inceleme ve denetlemelerde bulundu. Bakan Güler, video konferans toplantısında 2’nci Ordu Komutanlığı’na bağlı birlik komutanlarına talimatlar verdi.
Bakan Yaşar Güler, birlik komutanlarına hitaben yaptığı konuşmada ise şunları söyledi:
DAİMA GÜÇLÜ VE UYANIK BULUNMAK ZORUNDAYIZ
Bugün Sayın Genelkurmay Başkanımız ve Kuvvet Komutanlarımızla birlikte sizlerle bir arada bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum. Bölgemizde ve dünyada her geçen gün risk ve tehditlerin arttığı hassas bir süreçten geçiyoruz. Şüphesiz böylesine kritik bir ortamda, bu çok yönlü tehdit ve tehlikelere karşı daima güçlü ve uyanık bulunmak zorundayız.
Bu bağlamda Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak ülkemizin bekası, asil milletimizin güvenliği ve huzuru için Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı, en yoğun ve en etkin faaliyetlerini icra ediyoruz.
TERÖR TEHDİDİNİ ÜLKEMİZİN GÜNDEMİNDEN UZAKLAŞTIRDIK
Bu gayretlerimiz sonucunda yurt içinde ve sınır ötesinde terörle mücadelede büyük başarılar elde ettik. Sınırlarımızın güvenliğini en üst düzeyde sağlarken terör tehdidini de ülkemizin gündeminden uzaklaştırdık.Öyle ki terör örgütü artık silah bırakma noktasına gelmiş durumdadır.
Bu büyük ve tarihî başarıya; devletimizin kararlı tutumu ile sizlerin yılmaz iradesi ve samimi gayretleri ile ulaştık. “Terörsüz Türkiye” hedefimize doğru ilerlememizde şüphesiz, en büyük pay millî ve manevi değerlerimiz uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimiz ile onların fedakâr ve cefakâr ailelerine aittir.Bu vesileyle aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize sağlık ve esenlikler diliyor, kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımızı sunuyorum.
Aynı şekilde kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizin tüm seçkin personeline kahraman jandarma ve polis teşkilatımıza, gözü pek güvenlik korucularımıza ülkemizin birliği ve dirliği için gösterdikleri gayret için teşekkür ediyorum.
TERÖR ÖRGÜTÜ, FESİH KARARINI BİRAN ÖNCE HAYATA GEÇİRMELİ
Bir kez daha vurgulamak isterim ki alınan fesih kararı, vakit kaybetmeden bir an önce hayata geçirilmelidir. Terör örgütü PKK ile farklı coğrafyalarda ve isimler altında faaliyet gösteren tüm uzantıları silahlarını bırakmalı, süreci sabote edebilecek sözlü ve eylemsel her türlü provokasyondan uzak durulmalıdır. Bu süreçte Türk Silahlı Kuvvetleri olarak meydana gelebilecek her türlü gelişme karşısında ülkemizin hak ve menfaatlerini en üst seviyede sağlamaya devam edeceğimizden de hiç kimsenin şüphesi olmasın.
Yeri gelmişken özellikle altını çizmek isterim ki bu aziz topraklarda etnik kökeni ve inancı ne olursa olsun tüm vatandaşlarımızın ailelerine, şehirlerine ve en önemlisi vatanlarına duydukları sevgi ve sadakat yadsınamaz bir gerçektir.
Bu bağlılık asil milletimizin asırlardır taşıdığı ortak bir değerdir. Hiçbir yapay gündem veya dış etki bu sarsılmaz bağı koparamaz. Hep birlikte, sevgi, saygı, hoşgörü ve uzlaşma ortamı içinde üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorunumuz da yoktur.
GÜVENLİK, BARIŞ VE İSTİKRAR İÇİN KRİTİK GÖREVLER İCRA EDİYORUZ
Terörle mücadele ve hudutlardaki görevlerimizle eş zamanlı olarak Mavi ve Gök Vatanımızdaki hak ve menfaatlerimizi de tavizsiz bir şekilde koruyoruz. Aynı şekilde pek çok coğrafyada uluslararası güvenlik, barış ve istikrar için kritik görevler icra ediyoruz.
Bugün Kafkaslar’dan Karadeniz’e, Orta Doğu’dan Afrika’ya, Balkanlar’dan Akdeniz’e kadar birçok coğrafyada barış ve istikrarın tesisine yönelik önemli inisiyatifler üstleniyoruz. Şanlı tarihimizden aldığımız ilham ve stratejik bakış açımızla icra ettiğimiz tüm bu faaliyetlerimiz, ülkemizin; uluslararası alandaki görünürlüğünü ve küresel güvenlik mimarisinin vazgeçilmez üyesi olarak etkinliğini daha da artırmaktadır.Tüm bunlarla birlikte hem ordumuzun hem de ülkemizin gücüne güç katan yerli ve millî savunma sanayimizi, her geçen gün daha da geliştirerek bu alanda mukayeseli üstünlüğe sahip olmak için yoğun bir gayret gösteriyoruz.Şunu gönül rahatlığıyla ve büyük bir gururla ifade etmeliyim ki Türkiye, bu alanda son yıllarda yaptığı kapsamlı yatırımlarla artık dünyada yükselen bir marka hâline gelmiştir.
Elde ettiğimiz başarı ve kazanımlardan da anlaşılacağı üzere ülkemizin savunma ve güvenliğini en güçlü şekilde sağlamak için var gücümüzle çalışıyor, “Türkiye Yüzyılı” hedeflerimize emin adımlarla ilerliyoruz.
BİZİM İÇİN OLMAZSA OLMAZ
İçinde bulunduğumuz coğrafya, tarihin her döneminde stratejik öneme sahip olduğu gibi bugün de aynı şekilde tüm kritik gelişmelerin merkezinde yer almaktadır. Bu durum ülkemize büyük avantajlar sağlamakla beraber, çok boyutlu risk ve tehditlerin daima yanı başımızda ortaya çıkmasına da sebep olmaktadır. Özellikle son günlerde meydana gelişmeler şu gerçeği bir kez daha göstermiştir ki tehditler karşısında proaktif bir güvenlik politikası izlemek, oluşabilecek risk ve tehditleri meydana gelmeden önlemek bizim için olmazsa olmazdır.Nitekim İsrail’in Gazze’den başlayıp Lübnan’a yaydığı, şimdi de komşumuz İran’a yönelik gerçekleştirdiği hukuksuz saldırılar, bölgemizi daha büyük bir kaosa sürükleme riskini beraberinde getirmektedir.
Millî Savunma Bakanlığı olarak söz konusu kaotik gelişmeler karşısında daima uyanık ve teyakkuzda hareket ediyor, gerekli tüm tedbirleri alıyoruz. Her türlü olumsuzluğa ve senaryoya karşı hazırlıklıyız ve hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Asil milletimize karşı sorumluluklarımızı biliyoruz.
Siz kıymetli arkadaşlarımın da Mehmetçiğimizle birlikte bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da görevlerinizi en iyi şekilde yerine getireceğinize yürekten inanıyorum.
Sözlerime son verirken Mete Han’dan Sultan Alparslan’a, Fatih Sultan Mehmet’ten Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve bugüne kadarki tüm devlet büyüklerimizi ve komutanlarımızı saygıyla anıyorum.
Aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle yad ediyor,Gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Sizleri bir kez daha sevgiyle selamlıyor, görevlerinizde üstün başarılar diliyorum. Kalın sağlıcakla…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.