Bakan Tunç, Malatya Valisi Seddar Yavuz ile Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er’i makamlarında ziyaret etti. Daha sonra AK Parti İl Başkanlığına geçen Tunç, burada yaptığı konuşmada, deprem sürecinde yaptıkları çalışmalara..
Bakan Tunç, Malatya Valisi Seddar Yavuz ile Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er’i makamlarında ziyaret etti. Daha sonra AK Parti İl Başkanlığına geçen Tunç, burada yaptığı konuşmada, deprem sürecinde yaptıkları çalışmalara değindi.
Malatya merkez adliye binası yapımının sürdüğünü, 90 bin metrekare kapalı alana sahip binada çalışmaların yüzde 40 seviyesinde olduğunu aktaran Tunç, adliyenin gelecek sene tamamlanarak hizmete sunulacağını bildirdi. Türkiye’de 17 ilde olan Bölge Adliye Mahkemesinin birinin de Malatya’da olacağını ve çevre illere de hizmet vereceğini dile getiren Tunç, binanın temelini bugün atacaklarını söyledi.
Kente Bölge İdare Mahkemesi kurulmasına ilişkin talepleri değerlendirdiklerine işaret eden Tunç, “Dosya sayısı itibarıyla baktık. Hangi illeri kapsayabilir? Çalışma yaptı arkadaşlar. İnşallah Malatya’mıza Bölge İdare Mahkemesi kazandıracağız.” bilgisini paylaştı.
AK Parti’nin 23 yıldan beri iktidarda olduğunu, Cumhur İttifakı’yla birlikte iktidarda kalmasının milletin taleplerine duyarlı olması, ihtiyaçlarını gidermesi, sesine kulak vermesi ve milleti gibi düşünen lidere sahip olmasından kaynaklandığını vurgulayan Bakan Tunç, darbecilerin, vesayetçilerin 23 yıldır hiç boş durmadığını ifade etti.
“15 TEMMUZ KALKIŞMASIYLA TÜRKİYE’NİN YÖNETİMİNİ YABANCILARIN ELİNE VERMEK İSTEDİLER”
Bir taraftan ülkenin fiziki kalkınmasını sağlamaya çalışırken, bir taraftan da darbeci, vesayetçileri milletle birlikte önlemeyi başardıklarını dile getiren Tunç, şöyle konuştu:
“27 Nisan e-muhtırası yayınladılar. Cumhurbaşkanlığı seçimini eleştirdiler. ‘Meclise seçtirmeyiz.’ dedi o vesayetçi anlayış, hükümet buruşturup çöpe attı. İlk kez muhtıraya karşı gelindi. 2008 kapatma davasının eşiğinden döndük. 2012 MİT krizi, 2013’te sokak darbesiyle, kalkışmasıyla, Gezi olaylarıyla memleketi ateşe vermeye çalıştılar. Bunlarla başarılı olamayınca 17-25 Aralık kumpasıyla masa başında ‘Acaba Recep Tayyip Erdoğan iktidarını sona erdirebilir miyiz?’ diye düşündüler, onda da başarılı olamadılar ve terörü azdırdılar. Ve sonunda son darbeyi 15 Temmuz kalkışmasıyla vurarak Türkiye’nin yönetimini yabancıların eline vermek istediler.
Orta Doğu’daki, güneyimizdeki planlarını rahatça yerine getirebilmek için bu küresel güçlerin taşeronları, hainler, içimize yerleştirilen teröristler bunu gerçekleştirmeye çalıştılar ama 15 Temmuz gecesi milletimiz öyle direniş gösterdi ki Cumhurbaşkanımıza, bayrağına, ülkesine, vatanına sahip çıktı. 15 Temmuz’un karanlık gecesini aydınlığa çevirdi ve Türkiye’de yeni dönem başladı. Cumhur İttifakı’yla süren dönem başladı ve ilk kez darbecilere karşı darbe yapılmış oldu. Türkiye, Türk milleti, demokrasi mücadelesinin, insan hakları mücadelesinin nasıl verildiğini bütün dünyaya ilan etmiş oldu.”
Bundan sonra da bu tür karanlık girişimler olmasın diye çok sayıda reform yaptıklarını, darbeye yol açmayacak kurumsal düzenlemeleri hayata geçirdiklerinden bahseden Tunç, “Darbecilerin yargılanabileceğine dair düzenlemeler… Anayasada engel vardı. Yıllar sonra 12 Eylül, 28 Şubat darbecileri yargının huzuruna çıktı, millete hesap vermek durumunda kaldılar. Doğrusu da buydu. Şimdi bugün yargı bağımsız dediğimiz zaman rahatsız olanlar var, yargı tarafsız dediğimizde rahatsız olanlar var. Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devleti dediğimiz zaman ‘Adalet Bakanı bunu sürekli tekrarladığına göre bir problem var.’ diye istihzayla televizyonlarda eleştirenler var. Yine tekrarlıyorum; Türkiye Cumhuriyeti, demokratik bir hukuk devletidir. Hukuk devleti ilkesi son 23 yılda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve milletimizin desteğiyle tahkim edilmiştir.” diye konuştu.
“ESKİ YARGI DÜZENİ OLSAYDI, YİNE DARBECİLERİN YANINDA OLURDU”
Türkiye’de eskiden de yargının olduğunu ancak bu kişilerin darbecilerin yanında yer aldığına dikkati çeken Bakan Tunç, buna örnek olarak 27 Mayıs’ı gösterdi. Tunç, o dönemin yargısının suç işleyenlerin yanında olup milleti yargıladığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Milletin seçtiği başbakanı, bakanları astı. Siz bizim bugünkü yargımıza eleştiride bulunanların hiç 27 Mayıs yargısına hiç eleştiride bulunduklarını duydunuz mu? 12 Eylül’ün yargısı milleti yargıladı, darbecilere kol kanat gerdi. Gençlerin yaşını büyüterek bir sağdan, bir soldan astı. 28 Şubat’ta yargı yok muydu bu ülkede? Vardı ama 28 Şubat’ta o temel hak ve özgürlükleri ihlal eden idareciler ve vesayetçilere karşı yargı nerede durdu? 28 Şubat darbecilerinin karşısında hazır ola geçti, cübbelerini adeta onların önüne serdi.
15 Temmuz’da eski yargı düzeni olsaydı, onların eleştirmediği ve bugün eleştirdikleri yargı sistemi, bağımsız ve tarafsız dediğimiz yargı sistemi olmasaydı, onların özlediği yargı sistemi olsaydı, o gece yine darbecilerin yanında olurdu. Ne yaptı yargımız? Millet meydanlara koşarken bizim yargı mensuplarımız, savcılarımız, hakimlerimiz evlerinde oturmadılar; adliyelere koştular, darbecilere suçüstü yaptılar, yakaladılar, gözaltı yaptılar ve milletin huzurunda hesap vermelerini sağladılar. İşte hazmedilemeyen bu.”
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE’YLE ÜLKEMİZİN KALKINMASINI DAHA DA HIZLANDIRACAĞIZ”
“Bugün Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir dediğimizde rahatsız olanlar, aslında o vesayetçi yargı sistemini, darbeci anlayışa destek veren yargı sistemini özleyenler.” diyen Tunç, “Bugünkü yolsuzluktan, arsızlıktan, darbeciden, vesayetçiden hesap soran bir yargı sisteminden rahatsız olmalarından dolayı söylüyorlar bunları ama biz doğrunun yanında olmaya, milletimizin yanında olmaya, onlara hizmet etmeye devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yasamasıyla, yargısıyla, yürütmesiyle Cumhur İttifakı’yla, artık önümüzde yeni bir dönem, terörsüz Türkiye’yle ülkemizin kalkınmasını daha da hızlandıracağız.” şeklinde konuştu.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.