Devlet Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle;Vatan ve millet sevgisini her şeyin üstünde ve önünde tuttuk. Yeri geldi candan geçtik ama ülkülerimizden vazgeçmedik. Yeri geldi yardan geçtik ama ülkülerimizden,..
Devlet Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle;Vatan ve millet sevgisini her şeyin üstünde ve önünde tuttuk. Yeri geldi candan geçtik ama ülkülerimizden vazgeçmedik. Yeri geldi yardan geçtik ama ülkülerimizden, ülkemizden ve ilkelerimizden asla ödün vermedik.
“TÜRKİYE TARİHİ SÜRECİN TAM ORTASINDADIR”
Her şeyden önce Türkiye dedik. Aklımıza Türk milletinin kutlu hedeflerini bir yemin gibi taşıdık. Türkiye’miz her meselesi bizim meselemizdir.
Kavrulan yürekler, yanan ciğerler, umutla tutuşan eller, sevinçle kavaran gönüller, geçim kaygısıyla aşınan heyecanlar, Yangın yerine dönen ocaklar, göz pınarlarından sicim gibi akan yaşlar, evlat acısıyla sarsılan analar, babalar, gelinler, yetimler, bizi anlatır, bizden bir parçadır, Hatta kendimizdir.
Kahramanlık içerek acı ölüm tasından ileriye atılmak ve sonra dönmemektir. Acaba dünya genelinde dönmeyeni bu kadar fazla olan ikinci bir millet var mıdır?
İstiklal ve istikbal namusumuzu korumak amacıyla gecenin koyuluğunu tıpkı deniz feneri misali ışıtan Hilal’in uğruna kara toprağa düşen kahraman evlatlarımız, Feragat ve fedakarlığın timsalleridir.
Maalesef 6 Temmuz 2025 Pazar günü, aldığımız bir kara haberle kahrolduk.
Pençe Kilit bölgesinde, Teröristler tarafından kullanılan bir mağarada, İcra edilen arama tarama faaliyeti esnasında, metan gazı zehirlemesine bağlı olarak 12 kahraman askerimiz şehit oldu.
Hepimiz üzüntüye boğan şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor. Acılı ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve aziz milletimize başsağlığı diliyor. Halen tedavi gören kahramanlarımızı da acil şifalar temennisiyle gözlerinden öpüyorum.
Terörsüz Türkiye hedefiyle ilgili önemli gelişmeler yaşanıyorken, maruz kaldığımız bu müessif olayın bazı çevreler tarafından çarpıtılmasını sinsi bir fırsatçılık olarak değerlendiriyorum.
Türkiye’miz tarihi bir sürecin tam ortasında, huzur ve barış menziline doğru hızla mesafe alırken İç ve dış kaynaklı provokasyon ve dedikodu iklimini sıcak tutmak isteyenlerin varlığını elbette göz ardı etmiyoruz.
Terörist Türkiye adımları sağlam ve sağlıklı biçimde atıldıkça saklandıkları deliklerden birer ikişer ortaya çıkan fitne bazların bayağı tertiplerini bozmak bayatlamış tuzaklarını işlevsiz hale getirmek için adeta teyakkuz halindeyiz.
“ORMAN YANGINLARINI İSTİSMAR EDİP ORTAMI GERMEYE KALKIŞMAK UTANMAZLIKTIR”
Yangınları bahane ederek Terörist Türkiye gayesine cephe açan, yalan ve iftirayla ülkemizin barış havasını bozmaya çalışan, kötü niyetler oldukça faal hale gelmişlerdir. Tüm ihtimalleri hesaba katmak stratejik ve proaktif düşüncenin gereğidir. Ve lakin orman yangınlarını istismar edip ortamı germeye ve hayali senaryolar üretmeye kalkışmak en hafif tabirle utanmazlıktır.
Yangınların elektrik hatlarından çıktığı anlaşıldığına göre elektrik hatlarını işleten özel şirketleri ve muhtevalı ve muntazam şekilde denetleyip denetlemediği bu şirketlerin taraf oldukları sözleşmelere riayet edip etmediği, elektrik hatlarının planlanan takvim ve süreler içinde bakımının yapılıp yapılmadığı, bu hatların yenilenip yenilenmediği açıkla kavuşturulmalı, ihmal ve kayıtsızlık gösterenlere lazım gelen yaptırımların uygulanması derhal sağlanmalıdır.
Aynı anda birbirinden çok uzak mesafelerde pek çok yangının çıkması ayrıca ele alınmalıdır. Orman yangınlarına karşı devletimiz bütün kurum ve kuruluşlarıyla bütün imkan ve iradesiyle mücadele halindedir.
Sahada aktif olarak yangınların söndürülmesi hususunda hayatını riske atan kardeşlerimiz başta olmak üzere ilgili bakanlıklara kurtarma ekiplerine ve gönüllü kuruluşlara teşekkür ediyorum. Yangınlar sırasında hayatlarını kaybeden kardeşlerimize Cenâb-ı Allah’tan rahmetler diliyor, tedavisi yapılanlara geçmiş olsun diyorum. Yaralarımız sarılacak. Zarar, ziyan inşallah karşılanacaktır.
Her insanımızın ormanlık alanlarda azami dikkat ve özeni göstermesi, sağa sola pervasızca sigara hizmeti atılmasından piknik ateşi ve anız yakılması gibi ağır sakıncalar içeren yanlışlardan uzak durması kaçınılmaz bir vatan ve vicdan görevidir.
“CHPYOLSUZLUKLAR SONUCUNDA YAKAYI ELE VERMİŞ, KİRLİ ÇAMAŞIRLARI DA ORTALIĞA DÖKÜLMÜŞTÜR”
Değerli arkadaşlarım uzun süredir dile getirdiğimiz temiz siyaset temiz toplum temiz yönetim gayesi artık ertelenemez mecburiyet ve mükellefiyettir.
Siyaset alanının aklanmaya ve arınmaya çok ciddi ihtiyacı vardır. Gördüğümüz kadarıyla mahalli yönetimlerde tuz kokmuştur. Emanet ziyan edilmiş milletin irade ve güveni içe sayılmıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönetimi altında bulunan belediyelerin yolsuzluk ve rüşvet batağına saplanması, demokrasi nimetinin ve millet emanetinin göz göre göre çeteleşmiş bir zihniyet eliyle çiğnenmesi, bu partiyi neredeyse organize suç şebekesine çevirmiştir.
Hepimizi hayrete düşüren herkese bu da mı olmuş dedirten gayri ahlaki ve gayri hukuki ilişkiler teker teker deşifre edilmektedir.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Adana ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanları ile Adıyaman Belediye Başkanı yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonucunda yakayı ele vermişler, kirli çamaşırları da ortalığa dökülmüştür.
1990’lı yıllarda patlayan skandalın katbekat büyüğü mevcut CHP yönetimini sarıp sarmalamıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi bir hasta ağaç gibi ilkbaharının ve yazın bereketine rağmen ne filiz sürebilmekte ne de yaprak açabilmektedir.
Bu partinin çarkı derin bir boşluğun içinde kuru bir gürültü ile dönmekten başka bir şeye yaramamaktadır. Emanete sahip çıkmayanlar erdemden bahsetmemelidir.
Çalan, çırpan milletin kesesini devletin kasasını boşaltan müflis ve müflis zihniyetlerin adalet ve hukuk sözleri neyse suya yazılan yazı odur. Bunların siyaseti coşkun bir sele takılmış, kupkuru tahta parçası gibidir. İçi alaca, dışı karaca olanların ikbal hırsı gözlerini kör etmiştir.
Ateş olmayan yerden duman tütmeyeceğine göre, bunun yanında bir şeyin hukukundan beter olduğu da göz önüne alındığında CHP’li belediye başkanlarının ve diğer faillerin üzerlerine suçlamalar karşısında hesap vermesi kuşkusuz gerçek hukuk güvenliğinin ve hukuk üstünlüğünün sonucudur.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.