AYDIN HASAN / Ankara – Milliyet’e değerlendirmelerde ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, “Eğer ABD böyle bir karar alırsa, kuvvetle muhtemel Türkiye bundan muaf tutulacaktır, muaf tutmak zorunda kalacaktır”..
AYDIN HASAN / Ankara – Milliyet’e değerlendirmelerde ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, “Eğer ABD böyle bir karar alırsa, kuvvetle muhtemel Türkiye bundan muaf tutulacaktır, muaf tutmak zorunda kalacaktır” dedi. Türkiye’nin böyle yaptırıma sıcak bakmayacağını ifade eden SETA Araştırmacısı Murat Aslan da, “Bu uygulanırsa Çin, Hindistan ve Rusya’nın BRICS üzerinden yeni bir alternatif sistemi oluşturması çabuklaşacak anlamına geliyor” diye konuştu.
■ ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol: ABD’nin böylesi bir yaptırım üzerinden, Rusya noktasında istediği sonucu elde edebilmesi pek mümkün değildir. Fazlasıyla kırılgan durumdaki uluslararası ortam ve ekonomi, böylesi bir kararı kaldıramaz ve ABD açısından bumerang etki yaratabilir…
Eğer ABD böyle bir karar alırsa, kuvvetle muhtemel Türkiye bundan muaf tutulacaktır, muaf tutmak zorunda kalacaktır. Daha öncesi itibarıyla, doğrudan doğruya bu son tasarıdaki olası karara işaret etmese de benzer bir durumda ABD tarafı böyle bir seçeneği Aralık 2024’te, Rus Gazprombank’a uygulanan yaptırımlardan Türkiye’yi muaf tutmak suretiyle ortaya koymuştu. Aksi halde Türkiye’nin enerji güvenliği politikası büyük bir darbe alacaktır.
‘Sıkıntı yaratır’
Bu, doğalgazda yüzde 42 oranında Rus kaynaklarına muhtaç olan ve alt yapısını (boru hatları dahil) büyük ölçüde buna göre inşa eden bulunan Türkiye açısından büyük bir felaket demektir. Bu miktarı farklı kaynaklar ve güzergahlardan karşılamaya çalışması, hem maliyet hem de mevcut arz-talep boyutuyla çok mümkün olmayacaktır. Ayrıca, başta Balkan ülkeleri olmak üzere, bölge enerji güvenliğinde terminal ülke olarak ön plana çıkan Türkiye’nin bu politikası da akamete uğrayacağı ve ekonomisine zarar vereceği gibi, söz konusu ülkeler açısından da sıkıntılara yol açacaktır.
Türkiye’nin Rusya ile olan enerji bazlı iş birliğinde geri adım anlamına gelecek bu gelişme, Ankara’nın çok da kabullenebileceği bir adım olmayacaktır. Bundan ötürü Türkiye’nin mevcut şartlar altında ekonomisini, dış siyasetini ve hatta yol açacağı sosyo-iktisadi sonuçlar itibarıyla iç siyasetini de etkileyecek böylesi bir yaptırım sürecine dahil olması mümkün değildir.
■ Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Kıdemli Araştırmacısı Doç. Dr. Murat Aslan: ABD’nin savaş, çatışma veya meydan okuma nedeniyle uyguladığı yaptırımlardan en çok etkilenen ülke Türkiye oldu. Irak’a Körfez Savaşı’ndan sonra yaptırım uygulandı, Türkiye’nin güneydoğusundaki ticaret bir anda hiç noktasına düştü. İran’a yaptırım uygulandı, en çok Türkiye etkilendi. Rusya’ya yaptırım uygulandı, aynı şekilde Türkiye’ye büyük bir baskı oldu… Türkiye’nin, Rusya’ya uygulanacak bir yaptırım nedeniyle yine mağdur olması pek istediği hal tarzı değil. Ayrıca Türkiye, Rusya’dan şu an için uygun fiyatlarla doğalgaz alıyor. Böyle bir kapının kapanması da enflasyonu, enerji politikalarını olumsuz etkileyecek. Bu nedenle, Türkiye’nin yüzde 500 gibi bir yaptırım tehdidine pek sıcak yaklaşacağını düşünmüyorum. Bir de, Rusya ile Batı arasında çalışan tek enerji hattı şu anda Türk akımı. Rusların enerji ihracına yönelik bir tedbir alınırsa, bu boru hatlarının kapanması gibi bir durum, Türkiye’nin kabullenemeyeceği bir konu olur. Çünkü nihayetinde aynı zamanda hem iç tüketimi hem de diğer ülkelere pazarlamayı olumsuz etkileyecektir… Karadeniz üzerinden böyle bir ticareti kesmek, Türk ekonomisine yönelik büyük bir meydan okuma anlamına gelir. Türkiye bunu kabul etmez…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.